Dünyevi Ve Uhrevi Lezzetler

Tarih: 2013-05-24 | Yazar : Mehmet Said Arvas | Kategori : Genel

Büyük İslâm âlimi İmam-ı Gazali (rahmetullahi aleyh) buyuruyor ki: Zevkler üç türlüdür.

1- Yabani hayvanlarla müşterek aldığımız zevkler...

2- Diğer hayvanlarla birlikte duyduğumuz tatlar...

3- Aklımızla kalbimizle ruhumuzla kavuştuğumuz hazlar...

Mâlum yırtıcı hayvanlar hırpalamaktan, parçalamaktan zevk alırlar. Bu zevk insanlarda da mevcuttur. Rakiplerini ezmekten, galip gelmekten, hizaya sokmaktan, intikam almaktan keyif duyarlar. Böylelerinden çekinilir, dedikleri yapılır, haliyle mal mülk ve itibar sahibi olurlar.

İkinci grup bütün hayvanatın peşinde koştuğu tatlardır. Yemek, içmek, uyumak, nefsani arzularını tatmin gibi... Kediler, köpekler, yılanlar, çıyanlar hepsi bunun peşinde koşarlar... Bu tatlar geçicidir, ölünce son bulurlar. Ruhunu teslim eden biri için güzel yiyeceklerin, konforlu mekânların bir mânâsı yoktur. Saldırma, galip gelme arzusu da biter, zaten bunu yapacak mecâli kalmaz.Dünyevi tatlar zamanla bıkkınlık verir, usandırırlar. Aç olan sofraya başka oturur, tok olan başka... Sabah akşam baklava sunarsanız, kimse memnun olmaz.Ancak aklımızla kalbimizle aldığımız lezzetler kalıcıdır, onlara doyulmaz.

"İMÂNIN TADINI ALAN!.."

Hadis-i şerifte buyruluyor ki: "İmanın tadını tadan kişi; Allahü teâlâyı mâbud olarak bilir, İslâm dinini din olarak seçer, Muhammed aleyhisselâmı da peygamberi olarak kabul eder. 

Yahya bin Muaz rahimehullah buyuruyor ki: Bazı insanlara çok acıyorum. Geliyorlar dünyaya, belli bir süre yaşıyorlar, fakat en kıymetli lezzetleri tadamadan gidiyorlar.

Soruyorlar:

-Nedir o kıymetli lezzetler?

-Marifetullahtır. Allahü teâlâyı tanımak, Allah aşkıyla yanmak. Ki bunlar hayatta iken dahi cennet hayatı yaşarlar. Cennetleri göğüslerindedir, nereye giderlerse yanlarında taşırlar...

Rabbimiz İnfitar Sure-i celilesinde "Şüphesiz iyiler Naim cennetindedirler. Şüphesiz günahkârlar da cehennemdedirler" buyuruyor.

Dikkat ederseniz "ileride buralara girecekler" buyurmuyor. Şu anki hallerini bildiriyor. Rabbini tanımayanın da cehennemi göğsündedir, nereye giderse ondan ayrılmaz.

Eğer bir çocuğa deseler ki sana ev, arsa, iş hanı tapusu verelim, hatta mebus yapalım...

Soracaktır: "Mecliste oyuncak var mı?"

Yok derseniz bozulur: "Ya ben ne yapacağım orada?"

Bir çocuğa insanlara tahakküm etmenin zevkini anlatamazsınız, o top topaç peşindedir hâlâ...

Kalben alınan tatları da ehli bilir ancak.

Kalbî lezzetlerden biri de ilimdir. Ama dille tadılmaz, elle tutulmaz, hırsızlar çalmaz. Diğer mallar gibi bekçiye, polise, alarm tesisatına ihtiyaç duymaz. Azalmaz, bilakis harcandıkça artar. Ölümle de kaybolmaz.Altının değeri, az olmasındandır. Dağlar taşlar altın olsa kim dönüp bakar? Kuruşla satsalar kimseler almaz.

İşte 72 bid'at fırkasının alabildiğine yayıldığı günümüzde de hak yolda yürüyenler azaldı, garip kaldılar. Asrımızda Ehl-i sünnet itikadına sahip olanlar, dünyanın en bahtiyar insanlarıdırlar.Manevi lezzetlerin en güzeli İslâm âlimlerinin kaleme aldığı kitapları dağıtmak, bir genci duymadığı bilgilerle donatmak, bir günahkârın cehennemden kurtulmasına vesile olmaktır.




Etiketler: Dünyevi ve uhrevi lezzetler, İmam Gazali,Marifetullah, Ehl-i sünnet itikadı


Yazarın (Mehmet Said Arvas) Diğer Yazıları

  • Ölümden korkan, ölümü, yolunda onu bekleyen ve mutlaka yakalayıp parçalayacak bir canavar zanneden adam nasıl mutlu olur? Kaçışı mümkün olmayan bir akıbet hepimizi bekliyor.

  • Biz, bu dünya için yaratılmadık. Dünyaya gönderiliş gayemiz, ahiretimizi kazanmak içindir...

  • Altın Nasihatler

    2014-04-04

    Hazret-i Ali, bir suikast neticesi şehit olmak üzereydi. Evlatlarını topladı ve nasihatlerde bulundu. Bizler de bu nasihatlerden istifade etmeliyiz...

  • Bir insan hasta ise, ilaç kullanmadan sıhhat bulması oldukça zordur. İnsanlar da sabretmek zorundadır. Sabretmez ise hayatı hep sıkıntılarla geçer.

  • Âlemlere rahmet olarak gönderilen, yaratılmışların en şereflisi ve üstünü Sevgili Peygamberimiz buyurdu ki: "Beni Rabbim terbiye etti; güzel bir şekilde terbiye etti!.."

  • Geçen pazartesi günü (4 Kasım'da) takvimler 1 Muharrem 1435'i gösterdi. Yani hicri yeni bir yıl başladı. Önümüzdeki salı akşamı "Aşûre Gecesi"ni; çarşamba da "Aşûre Günü"nü idrak edeceğiz inşallah..

  • İnsan her şeyin en güzel olanını kendisi için ister. Çünkü insan en çok kendini sever, kendini sevenleri sever, sevmeyenleri sevmez

  • İnsan iki şeyden meydana gelir: Ruh ve ceset! Bunlar beraber oldukça yeryüzünde hayat devam eder.

  • Zilhicce ayının 8’inci günü; yani hacıların Mekke’den Mina’ya çıkacağı güne “Terviye Günü” denir. Bu sene önümüzdeki pazar günüdür.

  • Bir Müslümanın yaptığı ibadetleri, iyilikleri beğenmesi, bunlarla övünmesi dinimizin yasakladığı şeylerdendir

  • Dil; küçücük bir organdır fakat ibadeti de, isyanı da büyüktür. Küfür ve iman ancak dilin şehâdetiyle açığa çıkar.

  • Din büyüklerimiz, “Dünya hiçtir, ona kıymet verip peşinden koşan da hiçtir. Dünyanın, Allah indinde hiç kıymeti yoktur” buyuruyorlar, ancak dünyanın iki güzel yüzü vardır

  • Bir Ömre Bedel

    2013-06-21

    İnsanların ömrü eskiden çok uzun olurdu. Nuh aleyhisselamın 950 sene peygamberlik yaptığı âyet-i kerime ile sabittir. Şit aleyhisselam 500 sene çadırda yaşamış, demişler ki: "Böyle rahatsız oluyorsunuz size bir ev yapalım." Demiş ki: "Ömrümüzün yarısı geçti, şurada kaldı bir 500 senemiz, onu da burada geçiririz..."

  • Receb ayının 27. gecesi, yani önümüzdeki 5 Haziran çarşambayı perşembeye bağlayan gece, mübarek Mirâc Kandilidir...

  • Büyük İslâm âlimi İmam-ı Gazali (rahmetullahi aleyh) buyuruyor ki: Zevkler üç türlüdür. 1- Yabani hayvanlarla müşterek aldığımız zevkler... 2- Diğer hayvanlarla birlikte duyduğumuz tatlar... 3- Aklımızla kalbimizle ruhumuzla kavuştuğumuz hazlar...

  • Rabbimize şükürler olsun; geçtiğimiz cumartesi günü mübarek "Üç Aylar"a kavuştuk. Bu gece de inşaallah Regâib Kandilini idrak edeceğiz. Hepinizin kandili mübarek olsun...

  • SUSAN KURTULDU

    2013-05-02

    Konuşabilme kabiliyeti, insanlara verilen en büyük nimetlerden bir tanesidir. Hayvanların dili, bizim dilimizden çok daha büyük olmasına rağmen onlar konuşamıyorlar... Konuşmakla derdimizi daha rahat anlatabiliyoruz, ilim öğreniyor ve öğretiyoruz. Daha sayılamayacak kadar çok faydaları var. Bunun yanında, dilimizden dolayı büyük sıkıntılar da başımıza gelmiyor değil...

  • Rabbimiz bizi zayıf ve aciz yaratmıştır. İnsanlar her hal-u kârda bir yerlerden medet umarlar. Karşılaştıkları ve karşılaşacakları sıkıntılardan onları kurtaracak bir "el" ararlar.

  • Hulefa-i Raşidin'in üçüncüsü, cennetle müjdelenenlerden birisi, meleklerin bile kendisinden hayâ ettikleri; Hazreti Osman radıyallahü anh buyuruyor ki: 

  • Ruhun da Ruhu Var

    2013-03-04

    Mâlum insan iki şeyden meydana gelir: Ruh ve ceset! Bunlar beraber oldukça yeryüzünde hayat devam eder. Ruh ayrılınca bedenin kıymeti kalmaz ve hiçbir işe yaramaz. Ruhsuz ceset soğur, rengi kaçar, kokmaya başlar. Hele sıcak mevsimlerde ve sıcak yerlerde kokuşma daha hızlı olur. Bu yüzden cenazeleri bir an önce defnetmeye bakarlar.

  • Düzgün İtikat

    2013-02-11

    Kalp hastalıklarından en tehlikelisi, bid’attir. Yani yanlış, bozuk itikattır.Bilhassa zamanımızda Müslümanların çoğu, bu kötü hastalığa yakalanmışlardır. His organları ile anlaşılamayan, hesap ile ulaşılamayan şeylerde akıl yürütmek insanı bu hastalığa sürükler.Aklın ermediği ve yanıldığı şeylerde akla uyarak hareket etmek cahilliktir. Böylelerini fen adamı, filozof sanarak onlara uymak felakettir. Onları taklit etmek ahirette çok büyük sıkıntılara sebeb olur

  • Hazret-i Ebubekir daha ilk teklifte Müslüman olan bir zirveydi, Efendimizi hiç üzmedi. Büyük sıkıntılara katlandı, din-i mubîni İslâma çok hizmet etti. Kimsenin malı ona Ebubekir'in malı kadar faydalı olmadı. Bu fedakârlığa karşı kızı ile evlenerek Hazret-i Ebubekir'le akraba oldu... Hazret-i Aişe müstesna biriydi. Dinimizin birçok hükmü onun rivayet ettiği hadis-i şeriflerle belirlendi...

  • Rabbimiz, Musa aleyhisselâma kullarının çoğundan "bazı hususlarda" şikâyetçi olduğunu bildirdi: 1- "Benim onlara ihsan ettiğim malımdan çok cüz'i bir miktarını borç istedim. Cimrilik yaptılar, vermediler.

  • Gelecek çarşamba gecesi (23 Ocak) mübarek Mevlid Kandilini idrak edeceğiz inşallah... Rabbimize ne kadar şükretsek yine de azdır. O mübarek gecede kavuşacağımız nimetler çok büyüktür. Âlemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Peygamberimiz aleyhisselam dünyamızı ve bütün kâinatı o gece şereflendirdi...

  • Âlemlere rahmet olarak gönderilen, yaratılmışların en şereflisi ve üstünü Sevgili Peygamberimiz buyurdu ki: “Beni Rabbim terbiye etti; güzel bir şekilde terbiye etti!..”Daha dünyaya gelmeden ve kâinatı şereflendirmeden birkaç ay önce muhterem babaları Abdullah vefât etmişti. Yetim olarak doğdular. Melekler sordu:

  • Sahip olunan şey ne kadar kıymetli olursa onun korunması, muhafaza edilmesi de o derece önem kazanır. Eline çok kıymetli bir mücevher geçen kişi bunun nasıl korunacağını bilmelidir. Çaldırma korkusundan uykusu kaçmalıdır. Çalındığında, kırıldığında meydana gelecek olan üzüntü çoktur. Mücevherin kıymeti ne kadar çok olursa kaybolduğundaki üzüntüsü de o kadar çok olur...